Menu

Home Page / Blog

Aydınlanmanın Üç Hali
İskele Blog 26 September 2021
Elif Kan

Aydınlanmanın Üç Hali

Bilimsel araştırmanın ve özgür düşüncenin kilise tarafından kontrol edildiği Orta Çağ Avrupası’nın sonrasında gelen Rönesans ile birlikte sanatta, felsefede, bilimde ve mimaride önemli çalışmalar başlamış, sonrasında da kilisenin dini baskılarına karşı reform hareketleri meydana gelmiştir. Toplumsal hayattaki bu gelişmeler ve sorgulamalar, 17. ve 18. yüzyıllarda Aydınlanma Çağı olarak adlandırılan tarihsel dönemece öncü olmuştur. Bilgi ve eleştirel aklın egemen olmaya başlaması ile dinin toplum üzerindeki etkisinin azalması eşitlik, demokrasi ve özgürlük gibi kavramları gün yüzüne çıkarmış, bu olaylar ışığında iktidar bir nevi tanrıdan alınıp insana verilmiştir. Rönesans sonrasında Reform hareketleri ve Aydınlanma düşüncesi ile güçlenen ilerleme, akılcılık ve bilimsellik gibi kavramlar zaman içerisinde Modernizm'in temelleri için de önemli fikirler haline gelmiştir.

Görsel 1 TheTennis Court OathJacques Louis David, 1791.

Modern ve Modernizm Nedir?

Modern kelimesi Latince "ölçülü, usule ve zamanına uygun" anlamlarına gelen modernus sözcüğünden meydana gelir. Modernus, Latincede anlamı "hemen, şimdi" olan modo’dan türetilmiştir ve "eski, kadim" anlamına gelen antique kelimesinin karşıtıdır. "Modernizm" kelimesini, onaylayıcı bir şekilde, geniş bir çağdaş estetik yenilenme hareketini belirtmek üzere kullanan ilk kişi Rubén Dario, aynı zamanda 1890’ların başında el modernismo’yu kurar (Calinescu, 1996, s.74). Sanatsal ve felsefi bir akımdan çok bir gerçeklik olan modernizm; sanayileşmenin, toplumsal yapılaşmanın elle tutulur hale gelmesinin ardındaki düşüncedir. Yeni bir dünya görüşünü, kültürel bir gelişmeyi, yeni bir yaşam tarzını betimler.

Görsel 2-3 The CrystalPalaceJoseph Paxton, İngiltere 1851.

Modernizm ve Mimari

Modernizm, ideal olana ulaşmada en önemli yolun "ilerlemek" olduğunu, tarihten referans almayı bırakmak gerektiğini ve özgün yaratmaya dayanan düşünceyi savunur. Modern mimari, kendinden öncekilerin çizgisel ve eklektik yapısına karşı; sadelik, özgünlük ve işlevsellik gibi kavramları öne çıkarır. Kendini tekrar etmek yerine devrim yaratacak bir nitelik arayışındadır. Her ne kadar tarihsel bir süreç sonucu bulunduğu noktaya gelmiş olsa da kendinden önceki tarihi ve yapım biçimlerini reddeder. Endüstri devriminin ve döneminin teknolojilerinin getirdiği yeni inşa tekniklerini araştırır ve onları kullanmaya teşvik eder.

Modernizm ve Sanat

Sanat ise dinden ayrılarak ve ilahi olanı değil doğayı, insana dair olanı resmetmeye başlar. Üzerindeki baskıdan kurtulan sanatçılar, ifade ve temsil konularını tartışmaya açarlar ve bunun sonucunda da sembolizm, ekspresyonizm ve kübizm gibi akımların temelleri atılır. Jameson, modern dönem sanatçılarından Munch’ın "Çığlık" tablosunu ele alarak modern zamana "Kuşkusuz, Modernizm'in büyük temaları olan yabancılaşma, yalnızlık, toplumsal parçalanma ve tecritin saygın bir ifade, vaktiyle kaygı çağı diye adlandırılan o dönemin neredeyse programatik amblemidir." yorumunu yapar.  (Jameson , 1994,  s.71)

Görsel 4 ÇığlıkEdvard Munch,1893.

Geleneksel düşüncede mevcut olan anlamı, modernistler bilinçli olarak dışlar ve bir "tabula rasa" (boş sayfa) oluşturmayı hedefler. Yenilikçi ve geleneği yıkan hali bireysel özgürlük fikrini ortaya çıkarır. Çünkü modern toplum kavramı birey merkezlidir. Modern olmak, Marx'ın deyişiyle "Katı olan her şeyin buharlaşıp gittiği" bir evrenin parçası olmaktır (Berman, 1994, s.27). Bir yandan insanı, toplumu ve dünyayı büyük bir coşkuyla değiştirirken, öte yandan sahip olduğumuz ve bildiğimiz her şeyi yok etmek ister. Modern toplumun niteliklerini kazanmaya modernleşme denir. Modernleşme, geleneksel yerleşik toplumdan bir ayrılmadır, Modernizm ve Modernitenin getirileri göz önünde bulundurularak atılan adımların kendisidir, daima ileri doğrudur. Toprağa bağlılığın kaldırılması, her çalışma alanına uyum sağlayabilen ve uzun saatler boyu çalışabilen işçi öznesini meydana getirir. Bireyselleşmenin yanı sıra küçülen aile yapılarını ve aile içi iş bölümlerini de ortaya çıkarır. Fabrika işçisi, bir nevi modern insanın prototipidir. Modernlikle birlikte "insan" adeta yeniden keşfedilmiş veya insana yeni payeler biçilmiş ve insan olgusu tekrar tanımlanmaya çalışılmıştır (Özkiraz, 2007, s.14-15).

Görsel 5 Mississippi'dekiManolya Pamuk Fabrikasında çalışan kadınlar. 

Modern olma halini ifade eden Modernite ise kuramsal bir yaklaşımdır. Modernizm'den çok eskidir, kökleri Orta Çağ'ın derinlerine kadar uzanan bu kapsamlı tarihsel dönüşüm neticesinde insana, tanrıya, topluma, doğaya ve dünyaya bakış büyük bir değişime uğramıştır. Modernite aklı ve insanı merkeze alır, yaşamı rasyonalize eder, dini yaşamdan koparır bu sebeple de laikliği kendine görev edinir. Bireyin ve özgürlüğün merkezde olduğu bir düşünce sistemi ile anlamlı hale gelir. Bu değişimler bir anda gerçekleşmez, uzun bir süreci kapsar; siyasi, ekonomik ve felsefi boyutları vardır. Siyasi boyutunu Fransız Devrimi, ekonomik boyutunu Endüstri Devrimi, felsefi boyutunu da Aydınlanma Çağı oluşturur.

Modernite, modernizm ve modernleşme kavramları ile ilgilidir fakat bazı yönleriyle onlardan farklıdır. Ortak bir amaca hizmet etseler de taşıdıkları anlam ve kronoloji bakımından ayrışırlar. Modernite, gündelik yaşamın, nesillerin ihtiyaçlarına ve yaşama şekillerine göre zamanın getirdiklerine bağlı olarak gelişimidir ve değişim odaklıdır. Çünkü dünya hızla değişmektedir ve değişmeyen tek şey değişimin kendisidir (Heraklitos, M.Ö. 500).

Yazarın Le Corbusier'nin Üç Hali başlıklı yazısını buradan okuyabilirsiniz.

Şahin, H. (2016 - 77). Modern Sanatta Geleneğin Reddi. Akademik Sanat; Sanat, Tasarım Ve Bilim Dergisi, S. 77-85. Https://Dergipark.Org.Tr/En/Download/Article-File/275271

Berman, M. Katı Olan Her Şey Buharlaşıyor.(1982, İletişim Yayınları, 19.Baskı 2017)

Calinescu, M. Modernliğin Beş Yüzü. (1977, Küre Yayınları, 3.Baskı 2017)

Özkiraz, A. Modernleşme Teorileri ve Postmodern Durum. (Çizgi Kitap Evi, 2007)

Jameson, F. Postmodernism, Or The Cultural Logic Of Late Capitalism.

Eyüce, A. Modernlik ve Türkiye’de Modern Mimarlık.

Tanyeli, U. Modernizmin Sınırları ve Mimarlık.

Elif Kan. İstanbul Bilgi Üniversitesi İç Mimarlık Bölümü’nden 2019 yılında mezun oldu. Mimarlık alanında yüksek lisans yapıyor. Mimarlık tarihi ve Cumhuriyet mimarisi ile ilgili çalışmalar yapıyor. 

Similar Posts

Tarihi Metnin Mekânsal Okuması: Machiavelli vs. Nizamü’l-Mülk
Eren Can Altay İskele Blog
Tarihi Metnin Mekânsal Okuması: Machiavelli vs. Nizamü’l-Mülk

Siyaset felsefesi ve tarihi açısından Nizamü'l-Mülk'ün "Siyasetnamesi" ile Machiavelli'nin "Prens"i birçok defa karşılaştırılmıştır. Ancak bu defa, zaman üzerinden yola çıkarak tarihsel bir okuma yapılmamıştır. Tarihsel metinler, günümüzdeki bir mimarın gözünden mekânsal olarak ele alınmıştır.

Read more
Ahmet Doğu İpek’in Başımızda Siyahtan Bir Hale Sergisi Üzerine İzlenimler
Heval Zeliha Yüksel İskele Blog
Ahmet Doğu İpek’in Başımızda Siyahtan Bir Hale Sergisi Üzerine İzlenimler

Ahmet Doğu İpek’in Arter’de yer alan “Başımızda Siyahtan Bir Hâle” isimli sergisi sanatçının 2020–2022 yılları arasında farklı mecraları kullanarak ürettiği eserleri bir araya getiriyor. Heval Zeliha Yüksel, farklı duyulara ve sayısız deneyime açık olan sergiyi Ahmet Doğu İpek ile gezerek sergiye dair izlenimlerini yazdı.

Read more
Share
TR